4 Temmuz 2010 Pazar

sendikalaşmak


Futbol kulüplerini yaşatmak ekonomik yönden mutlaka zordur. Bunu için de kulüpler birtakım önlemler almaktadır. Bu önlemler de dünyanın ekonomik seyrüseferine göre şekillenir. Doğaldır. Kulüpleri yönetenler var olan koşullar içinde mücadele ederler. Belki çok hoşlanmasalar da borsayla, telefoncularla, bankacılarla işbirliği yaparlar. Tabi bunların sonuçlarını da zaman gösterecektir. İyi veya kötü…

* FİFA, UEFA genelde;
* federasyonlar ve kulüp birlikleri özelde birtakım kararlarla
* futbol takımlarına ve kapitaline ayarlar verirler.
* Çünkü eninde sonunda bir gelir gider hesabı vardır ortada.
* Dolanan milyonlarca liralar vardır.
* Bunların kurumsal düzeyde
* ve yasalar çerçevesinde hesabının verilmesi söz konusudur.
* Maddi anlamda kaçağa göçeğe çok müsait alanlar yaratmaktadır futbolun maddi sahaları.
* Özellikle belediyeler üzerinden kaçırılan paranın haddi hesabı yoktur. Biliyorsunuz...
* Sebep budur ki kontrol ve otokontrol şarttır.

1.Lig Kulüpler Birliği bazı kararlar almıştır. Bunu içinde transfer bedelleri, prim sistemi ve menajerler görüşülüp tartışılmış. Kulüpler, kendi varlıklarının devamı için elzem gördükleri noktalara neşteri vurmuştur. Bakınca bu kararlardan önce futbolcuların sonra menajerlerin görece bir maddi kayba uğrayacakları görülmektedir. Tartışılacaktır. (Şu menajerlik müessesesi de ayrı bir yazının konusudur.)

Futbolcular bu işe ne diyecektir, merak ediyorum. Kulüpler neler verebileceklerini açıkça belirtmiştir. 250 binden fazla transfer ücreti yok, prim yok maç başı var, aracılara filan para yok, diyorlar. Başka neler konuşulmuş bilmiyorum.

* Futbolcular da bir şey diyecektir bunu karşılığında.
* Mesela, 250 az, diyen olacaktır.
* Kritik maçlarda prim isteriz yoksa arıza çıkarırız, iması olacaktır.
* Belki, varsayım üzerinde konuşuyorum.
* Veya itiraz etmeyecekler,
* ama sözler zamanında ve eksiksiz olarak yerine getirilsin diyeceklerdir.

Konumuz futbolsa, bana göre Adanaspor’un çıkarları ve geleceği birçok şeyden önemlidir. Örneğin gerçekte ne yaptıklarını bilmediğim menajerlerin cebine gidecek paranın kulüp kasasında (veya futbolcunun kendisinde) olması doğru olandır, derim.

Şunu da belirtmeden yazıyı bitiremem ama. Futbolcu bir görüş bildirecektir. Bunu nasıl yapacaktır peki? Tekilden mi? Topluca mı? Her durumda başları belaya girer bence. Çünkü örgütsüz her girişim bir başıbozukluk olarak etiketlenecektir. Hele ülkemizde, adamı cop manyağı yaparlar: )) Görüş bildiren futbolcu takımlar için olası bir el bombası olacaktır. Böyle isimleri kulüpler transfer etmek istemeyecektir. Onlar, nifak tohumlarını serpenler olarak algılanacaktır.

* Peki, çözüm nedir?
* Sendikalaşmadır.
* Acilen.
* Futbolcu da kendi haklarını en doğru ve en güvenli bir biçimde ancak bu yolla arayabilir.
* Çünkü karşılarında her zaman
* doğru düzgün yöneticiler, başkanlar, hocalar olmayacaktır.
* Menajerler de zaten menajerdir.
* Bu işin sakatlığı, emekliliği vardır
* ve de eski birçok futbolcunu ekonomik anlamda ne zor bir hayat yaşadığı da ortadadır.

Evet, kulüpler yaşayacaktır; ama futbolun asıl öğesi olan futbolcular da yaşayacaktır ve futbol hayatlarını, sonrasını güvence altına almak için kendilerine bir kapı açacaklardır. Böyle bir yapılanma hem kulüpleri hem de futbolcuları yasal, sağlam, hakkaniyetli bir platformda buluşturmuş olacaktır.

Futbolun istikbali içindir sendikalaşmak…

Hiç yorum yok: