
[Mersine gelen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Mersin İdman Yurdu Yönetim, Teknik heyeti ve futbolcularla bir araya geldi. Gül, "Mersini takip ediyorum. Böyle güzide kulüp Süper Lig'de olmalı" dedi..]
Haber özeti budur, devamı da var.
İsterseniz okumak için tıklayınız:Ajansspor
Siyasetin futbola karışması öteden beri aşina olduğumuz bir şey. Birçok takım bu tür siyasi müdahalelerden fena faydalandı, faydalanmaya devam ediyor, faydalanacak...
Trabzon, Eskişehir, Mersin, Kasımpaşa, Kayseri, Antalya, Rize, Sivas, belediye takımları, açık veya örtülü o belediye takımları; Şenerler, Mehmet Aliler, Faruklar, Kürşatlar, Unakıtanlar, Aytaçlar, Tunceller ve saireler... İlk anda aklıma gelenler bunlar, ne fenadır ki daha da çoğu var...
Evet,
Mersin İdman Yurdunun gözüaydın! Önemli bir hata yapmazlarsa süper lig ceptedir. Zaten Kürşat Tüzmen desteği ile gelmişlerdi B.A.1.Lige, şimdi de doğrudan cumhurreisi takviyesi ile gönenecekler. Yaşa varol hürol...
Ama cumhur reisinden beklentimiz şudur, madem cumhurun reisidir; o ligde 16 takım daha var. Hepsi de güzide takımlar, hepsi de güzel şehirlerde top koşturuyor, hepsi de memleket takımı, hepsinin taraftarı vergi neyin ödüyor, herkesin idealleri hayalleri umutları beklentileri var; bu konuşmaları her takım için ayrı ayrı bekliyor ve umuyoruz.
Meselenin hakkaniyeti budur, böyle icap ettirir, eğer geçekten kendini cumhurun reisi sayıyorsa...
Ya da konuşmasınlar, memleketin asıl meselelerine kafa yorsunlar; işsizliğe, yoksulluğa, yargı zulmüne, sivil diktaya, yeni statükoya...
Ha, mesele bir parmak bal çalmaksa, klasik politik eyyamcılıksa o ayrı; o zaman da adamları boş yere umutlandırmasınlar...
Fakat korkarım ki önceki işaretler de mücadelenenin hiç de adaletli olmayacağını gösteriyor...